Porno resim

1 hafta önce - admin Ekledi - 2324 Kez Görüntülendi

Köyde ki çoban beni sikti

BEN iSTANBULDAN AZGIN NESRiN HARD SEX SEViYORUM ARAYIN SINIRSIZ SİKİŞELİM :)
NUMARAM: 0035 351 57 32

Köy yaşantısında böyle birşeyin olabilmesi çok mümkün değil sevgili
okurlar binde bir olur o da benim başıma geldi beklemiyordum böyle
birşey ama mecburen başıma gelenin zevkini çıkardım işte sizler için o
güzel sahneleri içeren hikayem.

İsmim Özlem. Şu an 19 yaşındayım ve oldum olası olgun erkeklerden
hoşlanırım. Boyum 1.60 cm, kilom 44, esmerim, saçım siyah ve kısa, göz
rengim ise kahve. O zaman daha liseye gidiyordum ve 21 yaşındaydım. O
güne kadar cinsellikle ilgili hiç bir şey bilmiyordum. Ama okuldan bazı
kızarkadaşlarım götten sikiştiklerini ve çok zevk aldıklarını bana
anlatmışlardı. Her yıl olduğu gibi yaz tatiline köye gideriz. Köyümüz
çok güzeldir, dağların arasında, ormanlık, pek fazla insanın olmadığı
bir yerdir. Ana yola uzak olduğu için pek kimse bilmez. Annem babam ve
küçük kardeşimle yaz tatilimizi köyde geçiririz. Babam yaklaşık 20 gün
kalır tekrar Ankaraya döner, sonra haftada bir gün gelir kalır gider.

Evimiz köyün biraz dışındaır. Bir tane komşumuz var, o da köyümüzün
çobanı Erol amca. Erol amca 32 yaşında ve bu zamana kadar hiç
evlenmemiş, çok iyi bir adamdır. Aramız ailece de çok iyidir. Her sene
Erol amcayla koyunları otlatmaya dağa giderim. Sabahtan akşama kadar
koyunlarla vakit geçirmek çok eğlenceli olur. Bu sene de Erol amcanın
ahırına gidip koyunlarla oynamaya başladım. Bir süre sonra Erol amca
geldi, “Ooo, hoş geldin Özlem, nasılsın, iyimisin kız?” deyip sarılıp
yanağımı öptü. “Hoş bulduk Erol amca, iyiyim, sen nasılsın?” dedim. “Ben
de çok iyiyim, görmeyeli büyümüş, serilmiş serpilmişsin, kocaman genç
kız olmuşsun be! Eee, sen büyüdükçe ben de kocadığımın farkına
varıyorum!” dedi. “Yok be, hiç değişmemişsin!” dedim. Teşekkür etti ve
babamın nerede olduğunu sordu. “Evde.” dedim. “Hadi gidelim babanın
yanına.” dedi. Olur dedim, gittik.

Erol amca babamla biraz muhabbet ettikten sonra, “Çeneyi fazla çaldık,
şimdi ekmek parası kazanmaya gideyim, yazık hayvanlar açıktı, bana
müsaade!” diyerek ayağa kalktı. Bana da, “Hadi küçük çoban kalk,
koyunları gezdirmeyi özlemişsindir!” dedi. (Erol amca bana hep küçük
çoban der). “Tamam Erol amca, üzerimi değiştirip geliyorum!” deyip odama
gittim, mavi kot pantolonumu ve beyaz gömleğimi giyindim geldim. Erol
amcayla beraber koyunları otlatmaya gittik. Koyunları biraz gezdirdikten
sonra bir çeşmenin başına geldik. Koyunlar sulanıyordu. Ben Erol
amcanın yanına oturdum. Erol amca devamlı bana bakıp gülüyordu. “Erol
amca sana birşey sorabilir miyim?” dedim. “Tabi ki, ne istersen sor
küçük çoban!” dedi. “Bu zamana kadar neden evlenmedin?” dedim. “Yaramı
deştin be… Zamanında bir kızı sevdim, istettim vermediler, ben de buraya
yerleştim.” dedi. “Başka bir kızla evlenseydin ya?” dedim. “Aşk nedir
bilir misin sen?” dedi. “Yoo bilmem.” dedim. “Aşık ol da göreyim seni!”
dedi.

Bir süre muhabbetten sonra, “Kız sen kaç yaşındaydın?” dedi. “16
yaşındayım!” dedim. “Eee etrafındaki erkeklerin ciğerini yakmaya
başlamışsındır, yakında gönlünü birisine kaptırırsın!” dedi. “Yok be
Erol amca…” dedim. “Ne yani, sana arkadaşlık teklif eden de mi yok?”
dedi. “Yok canım var, ama hepsinin aklı başka yerlerde…” dedim.
“Anlamadım?” dedi. “Yaa hepsinin aklı seks’te!” dedim. “Haaaa, anladım!
Neyse boş ver, zaten doğru kişiyle, doğru yerde ve doğru zamanda
yapılmalı bence!” dedi. Bu sefer ben, “Anlamadım?” dedim. “Doğru kişi:
evlenmeden önce birisiyle seks yapacaksan, kimseye anlatmayacak,
aranızdakileri sır olarak saklayacak güvenilir birisidir. Doğru yer:
sizi kimsenin bilmediği ve rahatsız edemeyeceği yerdir. Doğru zaman ise,
doya doya o anı yaşamak için yeterli süre’dir!” dedi. Ben sesimi
çıkartmadım. Bir süre daha oyalandıktan sonra akşam oldu, eve geldim.

Gece yatağıma uzandım, Erol amcanın dediği, (Seks doğru kişiyle, doğru
yerde ve doğru zamanda yapılmalı) lafı aklıma geldi. Haklıydı. Eninde
sonunda birisiyle bir ilişki yaşayacaktım. O kişi neden Erol amca
olmasındı ki? Doğru kişi bence o olmalıydı. Kararımı verdim, Erol amcaya
götümü siktirecektim. Fakat nasıl olacaktı, ona gidip, (Benimle seks
yapar mısın?) diye soramazdım. Aileme fark ettirmeden onu tahrik
etmeliydim. Babamın yine Ankaraya gittiği gün sabah erkenden kalktım,
banyomu yaptım, altıma siyah külotumu ve siyah sütyenimi giyindim,
üzerime düşük bel mavi kot pantolonumu ve gri renkli tişörtümü giyindim,
Erol amcanın evine gittim…

Erol amca evin önündeki ağacın altında oturuyordu, “Gel küçük çoban,
otur, ne yapıyorsun bakalım?” dedi. “Hiiiç geziyorum, canım sıkılıyor.
Koyunları otlatmaya ne zaman gidiyorsun?” dedim. “Birazdan çıkarım.”
dedi. “Ben de geleceğim. Şey… buralarda yüzebileceğim bir yer var mı?”
dedim. “Tabi ki var!” dedi. “Oraya gidelim mi?” dedim. Tamam dedi.
Neyse, bir süre sonra koyunları ahırdan çıkardık ve gezdire gezdire bir
derenin kenarına geldik. Çok güzel bir yerdi. “Burada beni kimse görmez
değil mi?” dedim. “Yok kimse gelmez buralara, rahat rahat yüz sen, ben
bakarak olurum sana!” dedi. Derenin biraz yukarısında kulübe gibi bir
yer vardı, “Orası kimin?” dedim. “Orası benim bazen orada kalırım.”
dedi. “Tamam o zaman ben biraz suya girip serinleyeyim.” dedim. Erol
amca arkasını dönüp uzaklaşmaya başladı. Ben tişörtümü ve pantolonumu
çıkarıp, sütyen ve külotla suya girdim. Su gerçekten harikaydı, bel
hizasına geliyordu.

Bir süre sonra ben sudayken bir çıtırtı duydum. Çaktırmadan sesin
geldiği çalılıklara baktım, net göremedim, ama Erol amcanın beni
gözetlediğinden emindim. Hiç istifimi bozmadan suyla oynuyordum. Suyun
içinde türlü türlü şekile giriyordum, eğiliyordum, domalıyordum ve
kalkıyordum. Amacım onu çıldırtmaktı. Bir süre sonra sudan çıktım ve
kurulanmadan elbiselerimi giyindim (havlu yoktu). Tişörtüm ve
pantolonumun önü arkası sırılsıklam olmuştu. Erol amca ıslık çalarak
dere kenarına gelmişti. Beni o şekilde görünce, “Hasta olacaksın bu
halde…” dedi ve elimden tutup kulübesine götürdü. Kulübesindeki eşyalar
biraz basit te olsa, herşey vardı. Bana bir havlu verdi. Ben diğer odaya
gidip gömleğimi ve pantolonumu çıkarttım havluyla vücudumu iyice
kuruladım. Sonra bütün cesaretimi toplayıp Erol amcanın yanına iç
çamaşırlarımla gittim, “Elbiselerimi astım, birazdan kururlar.” dedim ve
Erol amcanın yanına oturdum…

Erol amca hiç sesini çıkartmadı, sadece gözleri ıslak sütyenimle
külotumda dolaşıyordu. Baktım ki Erol amcanın önü kabarmaya başladı.
Erol amcaya sordum, “Doğru yer burası, doğru zaman da şimdi, doğru kişi
sen olurmusun?” dedim. Erol amca yine hiç konuşmadan elimden tutup beni
ayağa kaldırdı ve “Arkanı dön!” dedi. Dediğini yaptım. Sütyenimin
kopçalarını açıp yavaşça çıkarttı. Sonra iki eliyle kilotumu yanlarından
tutup yavaşça aşağıya indirdi ve çıkarttı. Karşısında çırılçıplaktım,
arkam dönüktü. Ayağa kalktı, elleriyle belimi sardı, boynumu öptü,
sırtımı öptü sonra belimi öptü. Yavaş yavaş aşağıya iniyordu ve ben
heyecandan titriyordum. Diz çöktü, götümün yanaklarını öpüp okşuyordu.
Bacaklarımı öptü, sonra beni çevirdi ve çekyata oturttu…

Bacaklarımın arasına geçti ve göğüslerimi okşamaya, öpmeye başladı.
Yavaş yavaş aşağıya doğru indi, göbegimi öptü. Elleriyle bacaklarımı
araladı, amım tüm çıplaklığıyla karşısındaydı. Nihayet amımı öpmeye
başladı. O kadar güzeldi ki, o zevki anlatmaya kelimeler yetmez.
Yaklaşık 10-15 dakika kadar amımı öptü yaladı. Ve ben ilk defa bir erkek
tarafından orgazm edilmiştim. Amımdan akan suları bile yalayıp
yuttuktan sonra ayağa kalktı ve yavaş yavaş soyundu. Sadece külotu
kalmıştı. Beni önünde diz çöktürüp, “Külotumu sen çıkarırmısın?” dedi.
Ellerimle külotunun yanlarından tuttum aşağı indirirken, birden yarağı
külotundan dışarı fırlayıverdi. Yarağı kocamandı, biraz korkmuştum, ama
vazgeçmeyecektim. “Öp onu, yala!” dedi. Yarağını iki elimle tuttum,
aynen dediği gibi yalamaya başladım. Birkaç dakika sonra, “Ağzına al!”
dedi. Ağzımın içine almaya çalışıyordum, ama kocamandı, sadece ucu
giriyordu…

Elleriyle saçımdan tuttu, başımı yarağına bastırıyor, geri çekiyordu.
Artık ben hiçbir şey yapmıyordum, o elleriyle başımı bir ileri bir geri
götürüyordu. Heyecandan ve zevkten başım dönmeye başlamıştı. Erol amca
ise iyice hızlanmıştı. Başımı bıraktı ve yarağını ağzımdan çekip
mastürbasyon yapmaya başladı. Ben ise diz çökmüş halde, yarağına
bakıyordum. O kadar hızlı mastürbasyon yapıyordu ki komiğime gitti.
Aniden bir eliyle kafamdan tuttu diğer eliyle mastürbasyona devam etti
ve derken spermlerini yüzüme boşalttı…

Ağzım yüzüm sperm olmuştu, spermleri çenemden göğüslerime akıyordu.
Boşaldığı halde yarağı sopa gibi duruyordu. Beni ayağa kaldırdı,
omuzlarımdan tutup arkamı dönderdi ve “Eğil!” dedi. Eğildim. Dizlerimi
çekyata koydurup, ellerimle de çekyatın üzerinden tutundurdu. Belimi
bastırarak, “Belini yay gibi yap, poponu beline değdirmeye çalış!” dedi.
Dediğini yaptım. Yüzümden halen spermler akıyordu, yüzümü çekyatın
örtüsüne iyice sildim. “Bakiresin değil mi?” dedi. “Evet, bakireyim!”
dedim. “Korkma, bekaretine zarar vermeyeceğim!” dedi. O anda amımı da
sikse karşı koymayacaktım, tamamen teslim olmuştum ona. Götümün deliğine
bolca tükürüp işaret parmağını götüme soktu çıkarttı. Bir süre sonra
artık baş parmağını sokup çıkarıyordu. Götüm alışınca iki parmağını
birden soktu. Ben de yavaş yavaş zevk almaya başlamıştım…

Daha sonra götümü parmaklamayı bırakıp, iki eliyle belimden tuttu ve
yarağını götüme dayadı. Yavaş yavaş göt deliğime sokmaya çalışıyordu,
ama girmiyordu. Tekrar parmaklarını götüme sokmaya başladı, bu sefer üç
parmağını sokuyordu. Yaklaşık 10 dakika parmakladıktan sonra tekrar
belimden tutup yarağını göt deliğime yerleştirdi. Yavaş yavaş
bastırıyordu. Ucu girmişti ve canım biraz yanmıştı, ama sesimi
çıkartmıyordum. Ağır ağır sokuyor, ben acıyor dediğim zaman biraz
çıkarıyor, sonra tekrar sokuyordu. Yaklaşık 5 dakika sonra kasığını
popomda hissettim, sonuna kadar girmişti götüme. Bir iki dakika
bekledikten sonra yavaş yavaş çıkarıyor, sonra tekrar sokuyordu. Ben
artık iyice zevk almaya başlamıştım. Gidip gelmeleri iyice hızlanmıştı.
Derkenbelimden sıkıca tutup kendine iyice çekti ve o şekilde bekledi.
“Oooohhhhh!” demesiyle içimde bir sıcaklık hissettim, boşalmıştı.

Bir müddet o şekilde bekledikten sonra yarağını götümden çıkarıp beni
ayağa kaldırdı, dudaklarımdan öptü. Sonra çekyata oturdu, bacaklarını
açtı, yarağı küçücük kalmıştı. Beni kucağına oturttu, öpüşmeye devam
ettik. Boynumu boğazımı yalayıp öptü, sonra da göğüslerimi tek tek
ağzına aldı emdi. Çok geçmeden altımda yarağının yeniden büyümeye
başladığını hissetmiştim. “Bak daha doymamış, biraz daha öp onu da iyice
sertleşsin!” dedi. Kucağından inip önünde diz çöktüm ve yarağını öpmeye
başladım. Öptükçe büyüyordu. Birkaç dakika sonra kocaman olmuştu.
“Ayağa kalk!” dedi, kalktım. Bacaklarını kapattı, iyice uzandı, “Arkanı
dön, üstüne otur!” dedi. Ben otururken o da bir eliyle götümün
yanaklarını ayırıp bir eliyle de yarağını tutup götümün
deliğineyerleştirdi, yavaş yavaş hepsini alana kadar oturdum. O altta,
ben üstte inip kalkıyordum, kocaman yarak köküne kadar götüme girip
çıkıyordu. O şekilde 10-15 dakika gidip geldikten sonra bir kez daha
içime boşaldı…

Kalktım üzerimi giyinecektim, “Hayır, daha değil!” dedi. Beni
çırılçıplak oturup, dolaptan yiyecek birşeyler çıkarttı, beraber yedik.
Sonra elimden tuttu, dışarıya çıktık. Çırılçıplaktık. Nedense
çekinmiştim, “Ya bir gören olursa?” dedim. “Korkma kimse gelmez, burası
itin öldüğü yer!” dedi. Dereye indik ve suya girdik, birde orada sikti
götümü. Sudan çıkıp bir ağacın gölgesine oturduk, dinlendik. Eve
gitmeden son bir kez de ağzımla boşalttım. Erol amca 4 saat boyunca tam 6
defa boşalmıştı. Bende derman kalmadı tabii, akşam eve gittiğimde
yorgunluktan ölecek gibiydim.

Yaz tatili boyunca bunu sık sık yaptık, ama ilk günkü gibi çok değil.
Diğer günlerde 2, bazen de 3 defa yaptık. Arkadaşlarım haklıymış, götten
sikilmek çok zevkli oluyormuş!


hd porno